Eyüp Sultan’da bulunan ve genellikle online çalıştığım şirkete haftada iki gün giderim. Bu günlerde gidiş ve dönüş programımı ayarlayarak Eyüp Sultan-Üsküdar seferi yapan motorlara-şimdi gemi sınıfına dâhil dolmuşlara-binerim. Bu hat, İstanbulluların değerini bilmedikleri bir hattır. Sadece 1,3 YTL’ye eşsiz bir gezi yapabiliyorsunuz. Bu hattaki motorlar, Üsküdar’dan yola çıkar ve sonra Karaköy, Eminönü-Haliç, Kasımpaşa, Fener, Balat, Hasköy, Ayvansaray, Sütlüce’ye uğradıktan Eyüp’e ulaşırlar. Sonra da aynı rotayı Üsküdar’a doğru takip ederler.
Bu motorlar Eyüp Sultan’dan başlayarak iki taraftaki iskelelere tek tek uğrayıp mekik dokuyarak Üsküdar’a doğru süzülürler.
Ben bu motorlarda çay ocağının olduğu büfe kısmına geçerim. Büfe kısmında genellikle bir masa vardır ve orada oturmayı tercih. Burada kitap okur, büfe çalışanlarıyla ve oraya sohbete gelen gemi çalışanlarıyla söyleşiler yaparım, bazen de bilgisayarımı açıp çalışmalarımı gözden geçiririm veya yeni bir yazı yazarım. Bu motorlarda güzel çay yapılır. Mevsim kışsa salep de hoştur. Bazen dalgalar, motora beşik muamelesi yaparlar. İçiniz ürperir. Deniz, içinizde varsa “dünyaya kazık çakma arzunuzu” şöyle bir sallar.
Yazları eğer ilk motora binmişsem güvertede kestirdiğim olur. Uyuyup kalmak sorun olmaz, görevliler veya yolculardan biri uyuyanlara dokunarak son durağa geldiğimizi hatırlatırlar. Özellikle Ramazan Günlerinde, iftar öncesi, ılık havada güverteye oturup açlıkla terbiye olan ve toksinden arınmış bitkin bedeninizi duyumsamak çok hoştur. Uzaktan Üsküdar, görünür, ezan yakındır ve sokaklarda sessizlik hâkimdir.
Şimdi de motorun büfesindeyim, masamdayım. Karşımda deniz, sağımda deniz. Bazen başımı kaldırıp üzerine akşam çöken denize bakıyorum. Uzaktan geçen bir geminin dalgası bizi sallıyor. İkinci bardak çayımı da içmişim, yanımda duruyor. Üsküdar bize yaklaşıyor. Birden birisi camı tıklatıyor. Başımı kaldırıp bakıyorum. Cama vuran kişi, yolculuğun başında sohbet ettiğimiz Amerikalı turist. Eminönü iskelesinde inerken bana bir selam veriyor. Üsküdar-Eyüp hattında bir çok turistle tanışıp sohbet ettiğimi de söyleyebilirim. Bu da ayrı bir keyiftir.
İstanbul’u seviyorum. Yabancı ülkeler gördüm. Oraları da sevdim. Bir kadını seven, bütün kadınlara saygı, bir çocuğu olan bütün çocuklara şefkat duyarmış. Bir kenti ve insanlarını seven de bütün kentlere yakınlık hissedermiş. Ben de bu gruptanım.
Üsküdar’a yaklaşırız, toplanma zamanım gelir. Eşyalar toplarken, büfe çalışanlarına son bir şaka yapılır. Gülüşürüz. Biraz sonra karaya ayak basıp kalabalığa karışırım. Bir dahaki Eyüp seferine kadar karadayımdır.
Bu keyfi siz de yaşayabilirsiniz. İstanbul’a gelen tanıdıklarınızı da bu keyifli yolculuğa çıkarabilirsiniz. Motorla Eyüp’e geçebilir, orada Eyüp Sultan Hazretlerini ziyaret edip, semtin huzur dolu atmosferini soluyup sonra da bir motorla yeniden Eminönü’ne veya Üsküdar’a dönebilirsiniz.
Neden olmasın?
----------
www.savassenel.com
----------------------
Konuyla ilgili film-kitap önerileri yapmak-almak ve yorumlarınız için:savassenel@yahoo.com
MSN: savassenel@hotmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder