13 Haziran 2011 Pazartesi

Yabancı dilde küfredebilir miyim? Mağaza şarkılarını seçen arkadaşları sözgelimi Japoncayı kullanarak aşağılayabilir miyim?



Bir gün Üsküdar’da dolaşırken önünden geçtiğim dükkânların birisinde İngilizce bir şarkı gümbür gümbür bağırıyordu. Kulak kabartmanıza bile gerek kalmadan, şarkının sövgüyle dolu olduğunu anlamak mümkündü. Dükkânın önündeki gence dedim ki: “Şarkının sözlerini anlayabiliyor musunuz? “ Bu sorum üzerine o da: “Hayır” dedi. Ben de devamla dedim ki: “Şarkıcı, sana, bana; kısaca kendisiyle işitsel olarak muhatap olan herkese küfrediyor! Haberin olsun!”


Yakın zamanda ve bir öğrencimle Dagi mağazalarından birisine girdik. İçeri girdiğimizde bizi rap ile disko “kırması” bir şarkı karşıladı. Şarkının içeriğinde inanılmaz itici sözler kulağımı tırmalamaya başladı. Orada çalışan bayanlardan birisine dedim ki: “Şarkıda geçen sözlerden birisini ben şurada Türkçe olarak söylesem, güvenliğe haber verir ve beni buradan attırırsınız. Ama bu şarkıda adam içini döküyor; siz de bunları dinlememize izin veriyorsunuz ve daha doğrusu bizi mecbur ediyorsunuz!” Bunun üzerine kızcağız, şarkıları bir mağaza çalışanın seçtiğini ve kendisinin sorumlu olmadığını söyledi. Ben de bir yazı yazacağımı ve bu yazıyı mağaza yönetimine göndereceğimi söyledim. Bu olayı Dagi mağazalarının hangi şubesinde yaşadığımı yazmıyorum; çünkü amacım birkaç genci zor durumda bırakmak değil, genel bir uyarı yapmaktır.


Yabancı dilde “yabancılık” vardır; yani kötü şeyler söylense bile, bunlar size anadilinizdeki kadar itici gelmez. Ama yine de kötü söz, hangi dilde olursa olsun kötüdür ve insan kimyasını bozar. Tasavvufî tabirle, insandaki bazı latifeleri uzaklaştırır veya öldürür. Bu latifelerin bir kısmı yeniden inşa olunabilirler, ama bir kısmı da sizden ebediyen uzaklaşırlar. Çünkü ruh, kalp ve bilinçaltı için yabancı dil yoktur; “kötü”, “iyi” ve “zararsız” kavramları vardır. Bu konuda geniş bilgi almak isterseniz, Masaru EMOTO’nun yazmış olduğu ve benim de tercüme etmiş bulunduğum “Sudaki Mucize” adlı kitabı öneririm.


İngilizce olan her şarkının “elit” veya “cool” olduğunu düşünen arkadaşlarımız, Amerika’da ve İngilitere’de yaşayan herkesi Lordlar Kamarası mensubu sanıyor olabilirler. Ama ne yazık ki öyle değil!

Benden söylemesi!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder