11 Kasım 2009 Çarşamba

"Budd (bad)Abi" diye hitap ettiğimiz Budd Friend Jones'la-Diğer kısa notlar-Fikre gelenler



Budd Abi ile birlikte

Budd Abi, çevresinde oldukça sevilen, sayılan ve Chicago'da yaşamakta olan bir rahip. Çevresinde bulunan insanlarca yardımsever, ilgili ve kibar birisi olarak tanınıyor. Kibar ve nazik olmak şartıyla, her dinden ve dilden insana karşı aynı, yapıcı tutum içersinde olduğunu gezimiz süresince de görme şansım oldu. Kilisesinde ayinlerde şarap yerine vişne suyu kullanan ve alkolü dinî törenlerden uzaklaştırma konusunda da duyarlı birisi. Kurala göre, rahiplerin tören sonrasında kalan şarabı içip-bitirmeleri gerektiğinden, zaman içinde rahipler alkol bağımlısı olabiliyorlarmış. Ama vişne suyunu istediğiniz kadar için bağımlı olmazsınız!

Amerika-Chicago'daki Türkler de onu sevdikleri için ona "Budd Abi" diye sesleniyorlar.

Duygularını bastırmak ve tuzlu leblebi

Ben lise ve üniversite hayatımda, bazı arkadaşlarımın yaptığı bazı şeyleri yapmazdım. Bunların "bilmiş" kısmı yanıma gelir ve: "Duygularını bastırma, rahat ol, sende bize katıl, ortamlara takıl!" tarzında amiyane-basit şeyler söylerlerdi. Bu söyledikleri şeyler, ne hayat, ne de ruh için zarurî şeylerdi. Hatta bazen keyif aldıklarından değil, çevre görsün diye veya artık sadece alıştıklarından yaptıklarını da görebiliyordum. Hâlbuki ben hiç bir duygumu bastırmıyordum; çünkü sözgelimi alkol alan tanıdıklarım vardı ve sonuçlarını görebiliyordum ve alkol almak, bedenimin, ruhumun veya zihnimin varlığını sürdürmesi ve gelişmesi zarurî bir şey değildi. Yani doğal bir ihtiyacımı erteliyor veya inkâr ediyor değildim.
Susuzluk çekerseniz ve bu tıbbın normal ve giderilmesi gereken bir ihtiyaç olarak kabul ettiği bir düzeydeyse, su içmeniz gerekir. Bunu yapmaz ve susuzluğunuzu göz ardı ederseniz, bu "bastırma" sayılabilir. Ama sağlığınıza zararlı olduğunu veya en azından yararlı olmadığını düşündüğünüz için, canınız istediği hâlde asitli içecekler içmiyorsanız, bu yaptığınız "duygularınızı bastırmak" olmaz, çünkü tavrınızın sağlam dayanakları vardır. (Psikolog ve psikiyatr okurlarım kusuruma bakmasınlar; yazdıklarımda yanlış bir şey varsa, bana hemen bildirebilirler.)

Fakat bir de işin şu yanı var ki, tuzlu leblebi yerseniz, normalden fazla susamanız kaçınılmaz olur. Bugün bizlere fazlasıyla tuzlu leblebi yediriliyor, yedirilmeye çalışılıyor veya biz de bazen yiyoruz. Bu durumda gereğinden fazla susamanız da normal. Sözün özü bazı konularda zihninize gereğinden fazla girdi yani yazılar, resimler, imajlar vs yüklerseniz, ne kalbiniz, ne ruhunuz ne de zihniniz için gerekli olmadıkları hâlde bazı şeylere "susamanız" da kaçınılmaz olur. Bilgisayar dilinde "GIGA" diye bir terim vardır. "Garbage in Garbage out" yani "Bilgisayara lüzumsuz bilgi verirseniz, elde ettiğiniz çıktılar da anlamsızlaşırlar" Gereksiz şeylere gereksiz yere "susayıp", "duygularınızı bastırma" duruma düşmemek için, öncesinde dikkatli olmak gerekiyor diye düşünüyorum.
ÖSYM ve Katsayı

Bendeniz, Haydar Paşa Endüstri Meslek Lisesi Elektronik bölümünü bitirdikten sonra, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yabancı Diller Eğitim Bölümüne girip mezun olmuş birisiyim. Bu sayede de 16 yıldır İngilizce öğretmenliği yapıyorum. Ailem ve ben, kazanılmış bir okulu çok önemseyince, ben endüstri meslek lisesine girdim, ama bir de baktım ki aslında ben sosyal bir tipim; yani bütün gün elektronik devrelerle meşgul olamam!Atölyedeki çekmecemde elektronik dergileri değil, edebiyat dergileri veya şiir kitapları bulunurdu ve canı sıkılan arkadaşlarım benden okumak üzere dergi-kitap isterlerdi. Üniversite sınavlarına girdiğimde, saygı duyduğum kişilerin tavsiyelerini ve hayallerimi göz önüne alarak İngilizce öğretmenliğini yazdım ve kazandım. Ama bugünün şartlarında bunu yapmam mümkün değildi. Çünkü meslek lisesi çıkışlı birisi olarak yabancı dil-İngilizce sorularının hepsini yapmış olsam da İngilizce öğretmenliği bölümüne giremeyecektim.

Bu yanlışlık tam düzeldi derken, danıştay itiraz etmiş. İşin ilginç yanı, Danıştay bu konudaki itirazlara "ÖSYM bilir" derken, şimdi de ÖSYM'nin katsayıyla ilgili ve meslek lisesi mezunlarının aleyhine olan karar kaldırılmasına itiraz etmiş. E hani bu işleri ÖSYM bilirdi!

Elektronik bilimini veya bu meslekle ilgili alanlarda çalışanları da gücendirmek istemem, ama şimdi size soruyorum: Benden elektronikçi olur muydu?
Lisede Talk-Show yapardım! Ama yeni haberim oluyor!
Benden niye elektronikçi olmazdı size bir örnekle anlatayım: Endüstri meslek lisesinde öğrenciyken, sınıfımızda sadece bir kaç bayan vardı. Bu bayan arkadaşlardan ikisi "kankaydılar" ve birisi de okulda güzelliğiyle ün yapmış bir kızdı. İtiraf edeyim, benim dikkatimi çeken birisi değildi! Bütün bildiğim ağırbaşlı bir kız olduğuydu. Aslında ben daha çok dergilerle ve kitaplarla ilgilenen bir gençtim. Bir gün, bu iki kız, atelyede yanıma geldiler ve" Savaş, senden bir şey rica edebilir miyiz?" dediler. Ben de: "Elbette, buyrun" dedim. "Sen ve Mehmet çok güzel sohbet ediyorsunuz. Başkalarının sohbetinden farklı bir sohbetiniz var. Siz sohbet etseniz biz de dinlesek, olur mu?" Ben hafif bir şaşkınlık geçirdim ve: "Ne konuda?" diye sordum. Onlar da: "Farketmez, istediğiniz konuda olabilir" diye cevap verdiler. Mehmet adlı arkadaşım, Heybeliada'da büyümüş ve olgun bir çocuktu. Hayat bilgisi ve görgüsü yaşına göre fazlaydı ve onunla sık sık sohbet ederdik. Meğerse bu kız arkadaşlarımız da kulak misafiri olurlarmış. Ben gidip diğer atölyede Mehmet'i buldum ve durumu anlattım. Biz onunla sohbet etmek üzere oturduk ve kız arkadaşlarımız da ellerine birer iş-devre alıp hem çalışmaya hem de bizi dinlemeye başladılar! E artık siz karar verin, benden elektronikçi mi olur, konuşmacı veya yazar mı?
-----------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com

(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)




(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)
-------------------

1 yorum:

  1. Hocam arkadaşınızın adı "bud friend jones" muydu gerçekten?

    YanıtlaSil