28 Nisan 2014 Pazartesi

SÖYLEŞİ DUYURUSU: “İLETİŞİM, SAMİMİYET VE MANİPÜLASYON”


SÖYLEŞİ DUYURUSU:

“İLETİŞİM, SAMİMİYET VE MANİPÜLASYON”

Bu akşam (28 Nisan) saat 19.30'da İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde, Profesör Doktor Nilüfer Pembecioğlu Hanımefendi yönetimindeki Tezsiz Yüksek Lisans derslerinden birisi olan "İletişim ve Devinim" adlı dersin söyleşi konuğuyum.

KONUMUZ

"İletişim, Samimiyet ve Manipülasyon". Dinlemek isteyen dostlar katılabilirler.
----------------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com

(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)




(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)
-------------------

25 Nisan 2014 Cuma

ARDINDA BİR AYRILIK KALSAYDI KEŞKE.




"Madem ki gidecektin, niye alıştırdın beni varlığına?" diyecek oluyorum, fakat senin bir gün gideceğini bildiğini nerden biliyorum ki? Kendime çıkışlarım yoruyor beni. Kendime duyduğum öfkeyi üleştirebilmek için, sana, başka birisine, kısaca kendimden başka birisine de öfkelenmek istiyorum. Ama sana kızamıyorum. Çünkü sen de "bir gün giderim" diye gelmedin ki! Öyledir belki, ama ben bunu kesin olarak bilmiyorum ki...

İnsan bir şeyi veya birisini severken, sonsuzu vehmedermiş. Yani "hep burada olacak" hissiyle yaşarmış, fakat bunu ya bilirmiş, ya bilmezmiş. Yoksa ona bağlanamazmış. Ben derin bir şekilde bağlanmadım belki. Sen kendisine bağlanılmayacak birisi olmadığından değil, böylesi güzel olduğu için. Yine gitseydin, ama böyle gitmeyeydin iyiydi. 

"Ben gidiyorum" deseydin, kendimi karşında sefil hissetmeme izin verseydin, keskin bir acının sınırlarına doğru kıpırdayan üzüntüme tanıklık etseydin, "ama neden ya?" deseydim. Gitseydin, yine gitseydin....

Ama böyle gitmeyeydin iyiydi!

Meselâ suskun anlarımız olsaydı. Sen beni kırmak isteseydin, ama yapmasaydın. Ben aklıma gelenleri aklımdan kovsaydım. Aklımdan geçmemeleri için uğraşsaydım. Yani bir hüzün dalgası yaşasaydık. Nasılsa, zamanla başa çıkardık. İnsanın yaşlanmak için de sebepleri olmalı. Veya aklından ne geçiyorsa, söyleseydin. Ben "ama ben, öyle demek istemedim" falan diye mırıldansaydım. Sen sonra gitseydin. Ben, kendisini izah edemeyen bir çocuk gibi kalsaydım ortada. 

Ama böyle gitmeyeydin, iyiydi!

Bak ne diyeceğim. Yine gel, sonra istersen yine git. 

Hakikaten gittiğini göreyim. Tez canlılıkla kapıyı açtığını, sonra sessizce uzaklaştığını bileyim; "hakikaten gitti" diyeyim.

İstersen kalabilirsin de...  

Ama illa gideceksen, ardında gerçekten yaşanmış, acısından dizeler çıkabilecek, gerçek bir ayrılık bırak. 

Aslında bu da değerli bir şey, öyle değil mi?

Bunu ne kadar önemsediğimi göstermekle, aslında, beni bundan mahrum bırakmanın da senin için belki kullanılabilecek bir şey olabileceğini söylüyorum, değil mi?

Olabilir, fakat, sevmek, zaten insanın tamamen korunaklı olmasına izin veren bir şey değil. 

Bunu daha önceleri öğrenmiştim, biliyorum.

Gel, sonra istersen, yine git. 

Burdayım, üzgünüm, bekliyorum. 
..........................

Janis Joplin-Little Girl Blue.


----------------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com

(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)




(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)
-------------------

13 Nisan 2014 Pazar

MUHAKEMESİZ TARAFTARLIĞIN-DİNDARLIĞIN SONU FANATİZMDİR


Bir keresinde bir İngilizce öğretmeniyle tanışmıştım. Bir öğrencinin durumunu sormak için tanıştığım bu kişinin Türkçesi o kadar kötüydü ki, ben olsam, bu kişinin İngilizceyi iyi bilip bilmediğiyle ilgilenmezdim ve çocuğuma o hocadan ders aldırmazdım. Bir yabancı hocanın Türkçe bilmesi şart değildir, ama Türkiye’de yaşamakta olan ve Türkçe konuşan bir öğretmen benim çocuğuma İngilizce dersi verecekse, önce kendi dilini düzgün konuşmalıdır!

Bunun gibi, konuşmalarında büyük mantık hataları yapan birisinden de, özellikle İslamî bilgiler almam.  Yazının tamamını okumak için lütfen bu satırı tıklayınız!
----------------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com

(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)




(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)
-------------------